Salı, Ocak 31, 2006

Plastikman || Richie Hawtin



Gerçek, mantık, insan, yapı ,ben, sen!?

Korku tünellerinin hepsine gülüp geçebilirsiniz ancak duvarları gerçekle sıvanmış dar bir alanda da bu tepkiyi verebilecek misiniz?

Müzik tutkusu, üretimi olsun dinlencesi olsun, insanların boyutlar arası geçiş keyfini yüzyıllardır sağlayabilen belki de tek sanat dalı. İçinde bulunduğunuz zaman mekan ilişkisini değiştirebildiğiniz ses kombinasyonları. Her yolculuk birkaç ya da birçok dakikanın içine sığdırılmış olsa da, belirli zamanda anlatılan hikaye dünya saatiyle her zaman bir uyumsuzluğa sahiptir. Müzik severin işine gelen de budur zaten; kendini okuduğu kitabın kahramanının yerine koymak gibi dinlediği insanın hikayesinde kahraman olma keyfi. Bir de bu kahramanın başından geçen olaylar diken üstünde ilerliyorsa, işte o zaman gerilim romanlarının bitmez tükenmez heyecanı içinize işler. Richie Hawtin’in eserleri ise başlı başına birer klasik oldular. Canada’nın Windsor Ontario mevkinden kalkıp Detroit’e gelen Hawtin ailesi, oğullarının eğitimine destek vermek için evlerinin bodrumunda bir stüdyo kurdular. O sıralara Detroit The Music Institue’de okuyan Richie için yeterli ortam sağlanmış oldu. Ve tabi ki techno’nun sınırlarının da eğilip bükülmesi için gerekli alt yapı.

90’ların başı itibariyle, minimal kulvarının vazgeçilmez ismi Richie Hawtin, bir çok projeyi yaratıyor ve geliştiriyor. 93 yılındaki doğum günü partisinde John Aquaviva (plus 8) ile yarısını hazırladıkları ‘Sheet One’ albümüyle de Plastikman hayata gözlerini açıyor. Albümün girişinden bitimine kadar alınan hazzın nedeni tamamıyla gerilen sinirlerin bir anlık boşalmasından ibaret. Bir saatlik albümün bünyede yarattığı huzursuzluktan alınan keyif ise bambaşka. Kendine has vuruşlarıyla Godet’i bekleyen insanlar oluşturuyor Plastikman, çünkü hiçbir parça sizin tahmin ettiğiniz düzende akmıyor. İnişleri ve çıkışları belirsiz dalgalara sahip bu yapılara osiloskop görevi gören bünyenin ne anladığını anlatmak gerçekten güç. Plastikman’in başarısının altında yatan en temel özellik ise ‘Plasticity’ parçasında görülmekte. Hiç acelesi yok Richie Hawtin’in. Düzenli vuruşlar üzerine dipten gelen uğultular ve bu uğultuların yavaşça yerini asıl vuruşlara bırakması mevcut durum. Beyninize sarılan bir elin sessizce bir pitona dönüştüğünü düşünün. Fesatlar cenneti aslında albüm. Gergin ve huzursuz bünyenin mutlu olmasını nasıl sağlıyor kendileri bilemesek de, ne kullanıyorsa biz de istiyoruz. Bakalım neler kullanıyor Hawtin.Final Scratch ve Ableton Live baş tacı iki program Plastikman için. Bir de Allen ve Heath ile geliştirdikleri bir mixer var. Yamaha DX serisinin hayranı olan Plastikman, Ableton’un DX emülatörü çalıştırmasından dolayı yakın dönem prodüksiyonlarını Ableton Live üzerine kuruyor.

Geçmiş dönem prodüksiyonlarına dönecek olursak, ikinci albümü ‘Musik’ artık Hawtin’in Detroit techno’nun neferi hatta kumandanlarından biri olduğunu göstermekte. Kraftwerk’in minimal yaklaşımlarını günümüze taşıyan bir albüm Musik. Konception ve ardından gelen Plastique adlı parçalar varla yok arasındaki en kısa yolu oluşturuyor. Glitch sütünların kafanıza yerden çıkıp da vurmasını sağlayan atmosferin nedeni, aslında beynin tavanını ve tabanını seçememesi, algı denen yapının da işlevini görememesidir. Glitch için seçtiği tonlar, hiçbir söz olmayan parçaları dahi konuşturmakta. Asıl başarısı da burada yatıyor.Plastikman’in Parçaları konuşuyor. Piknik sepetinizdeki besinlerin konuştuğunu düşünürseniz yüksek delirim hattında olduğunuzu anlayacaksınız.

94’den 98’e kadar Richie Hawtin ismiyle katıldığı projelerden sonra kahramanımız Plastikman, 98 mayısında ‘Consumed’ albümünü yayınlar. Albüm sizi alıp dans pistine bir vida gibi döndürerek yerleştiriyor ve bitene kadar da döne döne çıkıyorsunuz yuvanızdan. Özellikle albüme adını veren ‘Consumed’ parçası, Hawtin’in hayal gücünün nerelere uzandığının resmi. 70’lerin tonlarıyla yarattığı harikalar dünyasına dahil olmak için yapmamız gereken sadece dinlemek, anlamaya çalışmamalı bu adamı. Teknoloji el verdiği kadar mekanikleşen insanın monotonluğunun üzerine yazılan notalar, korteksi yırtarak beyni iki yana yapıştırıyor.

Sheet one ve Musik albümlerinin dahil olduğu trilogy’nin son albümü de gene 98 yılında geliyor. ‘Being John Malkovic’ filmi için geçerli senaryo neyse bu albüm içinde durum aynı. Yaklaşık altı dakikalık bir korku ‘Korridor’undan geçerek Richie Hawtin’in beynine ulaşıyoruz. Salonda bizi karşılayan parça ‘Psky’. Kendisi yavaşça uçan nöronun üzerine, bizi koyuyor. Giderek karmaşıklaşan ancak hızı hiç değişmeyen bir rollercoaster’da olmak insanı çıldırtabilir. Kompleks yapının devamını sağlayan raylarının sonu hiçbir zaman görülmüyor. Her an bir uçuruma düşme tehlikesiyle karşı karşıyasınız ama bunun gerçek olmadığını da biliyorsunuz. Tek tek her parça için saatlerce yazılabilir aslında lakin o kadar yerimiz yok. Siz ‘Hypokondriak’la transa geçin, ‘Lodgikal Nonsense’; sizi de albümü de gerçek zamana bırakacaklar.

Son olarak da 2003 yılının ekim ayında ‘Closer’ adlı albümü yayınlayan Plastikman, içsel sorgulamalarını, kopukluklarını, kaybolan datalarını, inişlerini çıkışlarını, yani her şeyini bu albüme aktarmış. Giriş, gelişme, sonuca bakınca tüm bunları görebiliyoruz. Richie Hawtin tam anlamıyla bir prodüktör. Parçalar muazzam bir şekilde düzenlemiş. Her birinin de içini doldurup, düşünsel boyutta, kendince tanımlamış sanatçı. Albüm kapağındaki yarım irisin renk oyunlarıyla verilen ifadesi dahi ince bir düşünce. Tam anlamıyla sanatçı, dinleyicisiyle iletişim bağlarını kurmuş ve data aktarımına başlamış. Kahramanımız doğru zamanın geldiğini düşünüyor olmalı ki, kendini insanlara açmış.

Techno müziğin minimal yapısını ve dolambaçlı seslerini üst düzeylerde yöneten orkestra şefi Richie Hawtin’in kirlileri de Nostalgie 1 ve 2 adlı toplamalarla su yüzüne çıktı. Çoğunluğu 97 döneminde çıkardığı single’ı ‘Sickness’a ait seslerle yeniden yapılandırdığı parçalar oluşturmakta. Bir ‘müzik filozofu’nun hayatını gözler önüne seren bir çalışma. Hardcore, noise, techno’nun nasıl bir insanda minimal bütünlüğe eriştiğinin en güzel örneklerinden bu çalışmalar. Öte yandan Richie Hawtin kimliğiyle halkın arasında dolaşan kahramanımız 98’den beri de DE9 adlı bir proje yönetiyor. Diğer sanatçılarla etkileşimde geliştirdiği DE9 projesi de
http://www.richiehawtin.com/ adresinden takip edilebilir. Bitmez tükenmez bir karartı olarak techno müziğin üzerinde bulut olacak Hawtin’in yağmuruna yakalanırsanız kaçmayın, ışık altındaki tavşan gibi durun ve sadece dinleyin. Varla yok arasında durduğunuzu fark edeceksiniz.

::: http://www.plastikman.com :::
::: http://www.richiehawtin.com/ :::

Hiç yorum yok: